namzed

namzed
(F.)
[ دﺰﻡﺎﻥ ]
1. aday.
2. nişanlı.

Osmanli Türkçesİ sözlüğü . 2015.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • NAMZED — (Nâm zed) f. İsteyen veya istenilen kimse. * Sözlü. Nişanlı. * Bir vazifeye tayin edilmesini isteyen veya istenilen kişi. Aday …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • adağlığ — namzed olmuş kız, nişanlı; menzur, mevud, atağlığ …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • atağ — namzed, ahd olunan şey, menzur, nezr, vâd, hisse, kismet …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalinlığ yıbarmak — namzed etmek, gelinin hanesine cehiz ve mal göndermek, bend u best etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yavuklaşmak — namzed etmek, yavuklanmak, tekarrüb etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • namzet — is., di, Far. nāmzed 1) Aday Ben kalkar, namzedin yüzüne dik dik bakarım. Ö. Seyfettin 2) hlk. Sözlü, yavuklu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller namzet göstermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • atalınlığ — adaklı, namzed, menzur, yavuklu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • atığlığ — adaklı, yavuklu, namzed olmuş kız, tenzir edilmiş şey …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ADAY — (Bak: Namzed …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEKEMMÜL — Olgunlaşmak. Kemâle doğru gitmek.(İnsanda olan hadsiz istidadât ı maneviyye ve nihayetsiz âmâl ve efkâr ve müyulât dahi israf edilmeyecektir. Öyle ise, insandaki o esaslı meyl i tekemmül bir kemâlin vücudunu gösterir. Ve o meyl i saadet, saadet i …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”